Dr. Alan fred Wolf'a göre Kuantum fiziği, atomaltı evrendeki enerji düzeyini ifade eder. Kuantum fiziğinin alanında atom altı parçacıklar sadece enerji düzeyindedirler. Ve bu parçacıklar insan
düşüncesinin yaydığı enerjiyle şekillenebilmekte, tepki verebilmektedir. İşte bu nedenle kendini tarafsız gözle gözlemleyen insanın şekillendirici olabileceğini ifade eder. yani Alan Fred Wolf'a göre "farkında olmak" evrenin gizli anahtarıdır.
"Değişen insan, farkında olmuş insandır. Bu üst düzey bakış açısına varmak için tek tek olaylar hakkında düşünmek yerine, olaylar arasındaki tümel ilişkiye bakmak gerekir. Böylece daha derine inmiş ve merkezden çevreyi izlemiş oluruz. Çevrede(çoklukta-kesrette) sürekli çalkantı, itiş kakış, dalgalanma vardır. Merkez ise(birlkte, vahdette) bütün bu çalkantılardan uzak, sakin ve durağandır."
"Merkezde benliğin istekleri yerine; sessiz bir kabul, bir tevekkül, bir tatmin vardır. Kendi hayatlarını ve içinde yaşadıkları dünyayı etkileyip değiştirmiş olanlar, farkındalıkları yüksek insanlardır." diyor Dr. Wolf.
Mevlana, mesnevi'de şöyle demektedir "Önceden sadece bir inci tanesi vardı. sen, ben yok idik."
Bu durumda "istemek","niyetlenmek" şeklinde tarif edebileceğimiz; zihni ve duyguları tek yöne yönlendirebilme eylemini düşünmemiz gerekiyor. Niyetlenmek, bir tür farkında oluştur diyebiliriz. Ya da sahip olunan enerjinin tek noktada toparlanabilmesi diyebiliriz. Niyetlenebilen ve yeterli bir konsantrasyonla isteyebilmesini başarabilen insan mesaj -ya da enerji diyelim- gönderebiliyor, iyi ya da kötü, istediği şeyle ilgili bir çağırma ya da şekillendirmeyi başlatabiliyor demektir.
Elbette bu bireysel etkiyi düşündüğümüzde, daha genel ve hatta kocaman bir çap içerisinde tüm bu etkilerin nelere yol açabildiğini düşünmemek elde değil. Peki, insan bunu acaba sadece beyinle mi yapabilmekte? yoksa insanı oluşturan tüm atomaltı parçacıkların bütünü ile derecelenen bir enerji mi sözkonusu olan? Peki ya diğer objeler ya da canlılar? Peki ya gezenler?
Astroloji konusuna girmenin pek yeri değil. ancak acaba şu bütünü oluşturan atomlarınız ve atomaltı parçacıklarınız sizce tüm bu enerjiden nasibini almış olabilir mi? siz oluşurken, ana rahminde?
Düşünün; Siz şimdi, tüm bu enerjilerle yoğurulmuş ve sonucunda oluşan madde beden içerisinde -şu anda da maruz kaldığınız bir çok enerji ile bir "istemek"eylemini gerçekleştirebilirsiniz.
Siz, kimsiniz?*
* bir yaratıcıyı kastetmiyorum.
düşüncesinin yaydığı enerjiyle şekillenebilmekte, tepki verebilmektedir. İşte bu nedenle kendini tarafsız gözle gözlemleyen insanın şekillendirici olabileceğini ifade eder. yani Alan Fred Wolf'a göre "farkında olmak" evrenin gizli anahtarıdır.
"Değişen insan, farkında olmuş insandır. Bu üst düzey bakış açısına varmak için tek tek olaylar hakkında düşünmek yerine, olaylar arasındaki tümel ilişkiye bakmak gerekir. Böylece daha derine inmiş ve merkezden çevreyi izlemiş oluruz. Çevrede(çoklukta-kesrette) sürekli çalkantı, itiş kakış, dalgalanma vardır. Merkez ise(birlkte, vahdette) bütün bu çalkantılardan uzak, sakin ve durağandır."
"Merkezde benliğin istekleri yerine; sessiz bir kabul, bir tevekkül, bir tatmin vardır. Kendi hayatlarını ve içinde yaşadıkları dünyayı etkileyip değiştirmiş olanlar, farkındalıkları yüksek insanlardır." diyor Dr. Wolf.
Mevlana, mesnevi'de şöyle demektedir "Önceden sadece bir inci tanesi vardı. sen, ben yok idik."
Bu durumda "istemek","niyetlenmek" şeklinde tarif edebileceğimiz; zihni ve duyguları tek yöne yönlendirebilme eylemini düşünmemiz gerekiyor. Niyetlenmek, bir tür farkında oluştur diyebiliriz. Ya da sahip olunan enerjinin tek noktada toparlanabilmesi diyebiliriz. Niyetlenebilen ve yeterli bir konsantrasyonla isteyebilmesini başarabilen insan mesaj -ya da enerji diyelim- gönderebiliyor, iyi ya da kötü, istediği şeyle ilgili bir çağırma ya da şekillendirmeyi başlatabiliyor demektir.
Elbette bu bireysel etkiyi düşündüğümüzde, daha genel ve hatta kocaman bir çap içerisinde tüm bu etkilerin nelere yol açabildiğini düşünmemek elde değil. Peki, insan bunu acaba sadece beyinle mi yapabilmekte? yoksa insanı oluşturan tüm atomaltı parçacıkların bütünü ile derecelenen bir enerji mi sözkonusu olan? Peki ya diğer objeler ya da canlılar? Peki ya gezenler?
Astroloji konusuna girmenin pek yeri değil. ancak acaba şu bütünü oluşturan atomlarınız ve atomaltı parçacıklarınız sizce tüm bu enerjiden nasibini almış olabilir mi? siz oluşurken, ana rahminde?
Düşünün; Siz şimdi, tüm bu enerjilerle yoğurulmuş ve sonucunda oluşan madde beden içerisinde -şu anda da maruz kaldığınız bir çok enerji ile bir "istemek"eylemini gerçekleştirebilirsiniz.
Siz, kimsiniz?*
* bir yaratıcıyı kastetmiyorum.